Gerçek kendiniz her gün yaşadığınız özelliklere sahiptir: Zeka, uyanıklık, farkındalık, kasıt; bu özelliklerden biri işbaşında olduğunda gerçek kendinize yakın yaşarsınız. Diğer yandan, kendinizi dikkati dağılmış, kayıp, şaşkın, korkmuş, dağınık veya ego sınırlarına hapsedilmiş hissettiğinizde ise onu yaşayamazsınız.

Yaşantı bu iki kutup arasında gidip gelir; bu yüzden gerçek kendinizle karşılaşmanın bir yolu da oraya yaklaştığınız anda kendinizi öteki kutuptan bu yana doğru itmektir. Kendinizi öyle bir anda yakalamaya çalışıp o andan uzaklaşın. Aşağıdakiler gibi oldukça olumsuz yaşantılardan birini seçin (mümkünse kendini sürekli tekrarlayan bir şey olsun):

• Yol kızgınlığı
• Eşinizle kavga
• İş yerinde otoriteye kızma
• Çocuklarınıza söz geçirememe
• Bir satış veya işlemde kandırılmış hissetme
• Yakın bir arkadaşın ihanetine uğramış hissetme

Kendinizi geri çekin ve kendinizi o durumda hissettiğiniz gibi hissedin. Trafikte yolunuzu kesen arabayı veya size abartılmış faturayı takdim eden tesisatçıyı gözünüzün önüne getirmek için gözünüzü kapatabilirsiniz. Durumu zihninizde canlandırmak için ne gerekiyorsa yapın.

Bu kızgınlık, incinme, güvensizlik, şüphe veya ihanet duygusunun acısını hissettiğinizde, kendinize, “Egom böyle hissediyor. Nedenini görebiliyorum. Buna alışkınım. Bu sürdüğü kadar devam edecek.” deyin. Duyguyu serbest bırakın. Buna egonuz istediği kadar bulaşın; intikam veya kendine acıma hayalleri kurun veya egonuzun uygun göreceği başka şeyleri hayal edin. Duygunuzla şiştiğinizi ve bunun sizden yavaş çekim bir patlamadan çıkan şok dalgası gibi yayıldığını hayal edin.

Bu dalgayı gitmek istediği yere kadar izleyin, sonsuzluğa yayılışını ve eğer isterse tüm evreni dolduruşunu ve giderek zayıfladığını gözlemleyin. Duygu dalgasının sizi terk edip dışarı çıkmasını sağlamak isterseniz, derin derin nefes alın. Kendinizi süreyle kısıtlamayın. Duygu, genişlemek istemesi epey zaman alacak kadar güçlü olabilir.

Şimdi, dalganın sonsuzluğa doğru kaybolup gittiğini görürken, kendinize bakın ve aşağıdaki duygulardan herhangi birinin mevcut olup olmadığını anlayın:

• Bir kıkırdama olayın tümüne gülme arzusu
• Bir omuz silkiş, sanki olayın tümü o kadar önemli değilmiş gibi
• Bir sakinlik ve huzur hissi
• Kendinize başka birine bakıyormuş gibi bakmak
• Derin bir rahatlama veya yorgunluğu ifade eden bir iç çekiş
• Bir bırakma ve vazgeçme hissi
• Diğer kişinin haklı olabileceğine ilişkin ani bir farkına varış

Bunlar ego ile gerçek ben arasındaki görünmez sınırı geçtiğimizde ortaya çıkan ipucu niteliğindeki duygulardır. Herhangi bir hissi sonuna kadar takip ettiğinizde, sessizlik de son bulacaktır. Ancak her seferinde bu kadar ileri gitmek çok şey istemek demektir. Amacınız en azından egonun bu duyguları elinden bırakmak zorunda kaldığı sınıra gelmektir.

• Güldüğünüzde, kendinizi bu kadar ciddiye almanıza gerek kalmıyor.
• Omuz silktiğinizde olayları gereğinden fazla büyütmenize gerek kalmıyor.
• Sakinleştiğinizde tahrik olma ve bir olaylar dizisi yaşama gereği ortadan kalkıyor.
• Kendinize başka birine bakıyormuş gibi baktığınızda, önemli olan tek kişinin siz olmasına gerek kalmıyor.
• Rahatlama ve bitkinlik ortaya çıktığını hissettiğinizde gerginliği sürdürme gereği ortadan kalkıyor. (Bu aynı zamanda kafanızın içinde yaşamak yerine bedeninizle yeniden birleşmenin de bir işaretidir.)
• Bir vazgeçme hissi duyduğunuzda hakkını koruma gereği ortadan kalkıyor; muhtemel bir bağışlama yakındır.
• Diğer kişinin haklı olabileceğinin farkına vardığınızda yargılama gereği ortadan kalkıyor.

Egoyu geride bırakmayı gösteren başka ipuçları da vardır. Eğer kendinizi üst veya alt seviyede hissederek kolayca kızıyor, size geleni başkalarının elde ettiğini görüyorsanız ve insanların arkanızdan konuştuğunu hayal ediyorsanız, bu durumların her biri yukarıdaki örneklerde yaptığınız gibi halledilebilir. Bu duyguyu yeniden yaşayın, egonuz istediği kadar hissetsin daha sonra duygunuzun sonsuzlukta kaybolana kadar genişlemesini izleyin.

Bu alıştırma her olumsuz düşünceyi mucizevi bir şekilde defedecektir. Amacı sizi gerçek kendinizle yakınlaştırmaktır. Bu duygularla denerseniz, gelecekte yıllarca sizi idare eden duyguların etkisinden kaçmak daha kolay olur.

Kaynak : Sırlar Kitabı - Deepak Chopra